ÖZGÜRLÜĞÜN İÇİNDE KAYBOLMAK

Özgürlüğün İçinde KaybolmakÖzgür olabilmek bilgelik işiymiş... Ve bu yolun sonu yokmuş…

Yıllar önce bir bahar sabahı işe gitmek üzere evden ayrıldım. Henüz kapımın önündeydim ki kuş sesleri ile irkildim. Saat 6.45... Gün henüz aydınlanmakta ama onlar uyanmışlar, neşe içinde günün keyfini çıkarmaktalar. Şimdi buradalar, biraz sonra arka sokakta, daha sonra canı neresini isterse orada… Oh ne hoş bir duyguydu isteğini yapabilmek. Özgür olmak istedim o an… Bir de ne göreyim zihnim isteğimi hemen de ciddiye alıvermiş bile, başladı konuşmaya; -meli -malı’lara...

Fark ettim ki olduğum yerde kalakalmıştım. Peki ben özgürlüğü ne zannediyordum ki böyle kalakalmıştım. İşte bu soruydu beni uyandıran… Evet işinin olması, para kazanmak, güzel evlerde yaşamak, kaliteli bir yaşam sürmek, bol seyahat etmek, ben bunları özgürlük zannediyordum. “Param var istediğimi yaparım, istediğim yere giderim…” anladım ki zihnim beni bunlarla kandırmış yıllardır. Tabi bu düşüncelerin öncesinde para kazanmak geliyordu. Para kazanmak için meslek sahibi olmak, meslek sahibi olmak için okumak, vb. vb. vb. Yıllar yılları kovalamıştı benim zihnimdeki özgürlük için….

Evet tüm bunlar var artık ama aynı zamanda beni durduran bir sürü kural, kalıp, yasak, korku, endişe… Duygu ve düşüncelerle dopdolu olmuş bir de zihin var.

Sahip olduklarımı kaybetmemem lazım derken bir de baktım ki özgürlüğümü kaybetmiştim. Hatta özgürlük duygusunu hiç tanımadığımı fark etmiştim. Anlamını çok iyi bildiğim, ama hiç tatmadığım bir duyguydu o.

Büyük bir boşlukla yoluma koyuldum ve o gün tüm benliğimle karar verdim geri kazanacaktım özgürlüğümü…

Aradan yıllar geçti, epey yol aldım kendimce ama anladım ki kuşlar kadar özgür olabilmek bilgelik işiymiş… Ve bu yolun sonu yokmuş….

Sevgiyle kalın.

Fotoğraf: Brad Edwards - Flickr
Creative Commons Attribution 2.0 Generic (CC BY 2.0)

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.